Geçtiğimiz Şubat ayında Özçelik-İş Sendikası olarak, sendikalaşma çalışmalarını başlattığımız Balıkesir-Bandırma’da bulunan Adin Otomotiv’de, emekçilere yönelik işveren tarafından artan baskı ve hukuksuz uygulamalar üzerine, sendikamızın teşkilatları Adin Otomotiv önünde eylem yaptı.
Sendikamızın Genel Başkan Yardımcısı Recep Akyel ve Genel Sekreteri Hicret Bozoklu öncülüğünde, Marmara bölgesindeki teşkilatlarımız, Gönen halkı, kardeş sendikalarımızın yöneticileri ve Adin emekçileri, destek mitinginde bir araya geldi.
‘Adin işçisi yalnız değildir’, ‘Sendika hakkımız engellenemez’, ‘Özçelik-İş nerede, biz oradayız’ sloganlarının atıldığı eylemde bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Recep Akyel, ‘Bugün buraya gelerek bizlere destek olan, Bandırma Gönen halkına, diğer konfederasyonlara bağlı sendikalara, emek platformuna, kardeş sendikalarımızın başkan ve yöneticilerine, Marmara bölgesindeki tüm şube yöneticilerimize ve siyasi parti temsilcilerine teşekkür ediyorum’ diyerek sözlerine başladı.
“Bir elinde geleceği, bir elinde mücadele bayrağını taşıyan, gözyaşları alınterine karışan onurlu Adin emekçileri selam olsun sizlere. Genel Başkanımız Yunus Değirmenci ve Özçelik-İş Sendikasına üye binlerce metal işçisinin selamlarını, desteklerini sizlere getirdim. Binlerce emekçinin yüreği, kalbi Adin işçisiyle atıyor. Binlerce emekçinin mesajı var. Diyorlar ki, ‘Adin işçileri yalnız değildir.’ şeklinde sözlerini sürdüren Genel Başkan Yardımcımız Akyel, ‘Bugün mücadelemizin 115. Günü. 4 aydır arkadaşlarımız ücretsiz izindeler. Devletimizin, zorda olan işyerleri için ortaya koyduğu, çalışanlar pandemide mağdur olmasın diye ortaya koyduğu ücretsiz izin uygulamasını, burada sendikalaşmayı engellemek için uyguladılar. Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Buradan Adin işverenine tekrar sesleniyorum. Haksızlığı, hukuksuzluğu, zulmü, küfrü artık bitirin. Biz barıştan, üretmekten ve beraber kazanmaktan yanayız. Baskı ve ikna odalarını kapatın. Çalışanlara küfür ve hakaret etmeyin. Bunun bedeli ağır olur. Kimse bizim, Özçelik-İş Sendikasının mücadele ruhunu, azmini test etmeye kalkmasın. Mücadelenin kralını yaparız’’ diye konuştu.
Akyel, ‘Her mücadelemizin sabahı derin bir nefes alacağız. Birbirimize sarılacağız. Mücadeleye devam edeceğiz. Mücadelemizin her günü; soframıza konulacak fazladan bir dilim ekmek olacak, mücadelemizin her günü; çocuklarımıza kalem, defter, kitap olacak. Mücadelemizin her günü; çocuklarımıza güzel ve mutlu bir gelecek olacak. Bizler mücadele gücümüzü anayasal haklarımızdan alıyoruz, bizler gücümüzü sendikamıza olana güvenimizden alıyoruz ve en önemlisi gücümüzü, Adin işçisinin birliğinden, beraberliğinden, kardeşliğinden alıyoruz. Sonuçta üretim sahipleri, Adin işçileri kazanıncaya kadar, mücadeleye devam edeceğiz. Bugün Marmara teşkilatımızla birlikte geldik. Arkadaşlarımız işyerlerine dönmezse, baskı-zulüm bitmezse, bir dahaki sefere Türkiye’deki tüm teşkilatımızla birlikte burada olacağız.” ifadelerini kullandı.
BOZOKLU: “İŞVEREN HAK, HUKUK TANIMIYOR”
Eylemde bir konuşma yapan Sendikamızın Genel Sekreteri Bozoklu ise, “Arkadaşlarımız burada anayasadan doğan haklarını kullanmak istiyorlardı. Hakka, hukuka saygılı, yasalara saygılı işlerine devam ederlerken, sendika seçtiler kendilerine. Yasalara saygılı işçiler yasal haklarını kullanırken, yasalara saygılı sendikaya üye olma mücadelesi verirken, karşımızda yasalara saygısız, hak-hukuk tanımayan bir işveren bulduk maalesef. Anayasanın 51. Maddesi, sendikal özgürlüğü kapsıyor. Anayasamız diyor ki, işçiler önceden izin almaksızın sendika kurabilirler, kurulan bu sendikalara isteyen istediği zaman üye olur, isteyen ayrılır üyelikten. Üye olmaya da, üyesi olduğu sendikadan ayrılmaya da hiç kimse zorlanamaz. Bu işyerinde işveren anayasaya aykırı hareket ederek, sendikamıza üyelik başvurusu yapan arkadaşları, kanundaki boşluklardan yararlanarak ücretsiz izne çıkardı. İş kanununa göre işçinin rızası olmadan işveren ücretsiz izne çıkaramaz. Peki nasıl çıkarttı. Pandemiden dolayı devletin işverenlere yardımcı olmak için, pandemide sıkıntıya girmiş, siparişi kesilmiş, satışı durmuş işverenleri sıkıntıdan kurtarmak için İş kanununa geciçi 10. Maddeyi ekleyerek, dedi ki devletimiz; ey işveren pandemiden dolayı sıkıntıdaysan işçiyi işten çıkarma, iş sözleşmesini fesih etme, sıkıntıda olduğun dönemde ücretsiz izne çıkar, ücretsiz izindeki işçiye ben de devlet olarak bir müddet katkı vereceğim. Bu geçici bir dönem. Bu sıkıntı geçince sen tekrar işçi arama. İşçi de işsiz kalmasın. Kaldığınız yerden devam et. Sırf sıkıntıda olan işverene destek olmak için çıkarılan geçici 10.maddeye, kanuna karşı işveren hile yapmış, kanunu amacından çıkararak, maalesef üretim yaptığı halde sırf sendikaya üye olduğu diye bizim arkadaşlarımızı ücretsiz izne çıkartmıştır. İşverenin hukuksuzluğu bunlarla sınırlı değil. Sendikayı istemeyen, sendikaya üye oldu diye emekçiyi kapının önüne koyan vicdansız işveren, o işçiyi yasalara aykırı bir şekilde günde 12 saat çalıştırmaya devam etmektedir. Kanun dışı bir şekilde arkadaşlarımızı ücretsiz izne çıkaran işveren, bir taraftan İŞKUR üzerinden işbaşı eğitimi adı altında kursiyer alıp, onlarla üretim yapmaktadır. Burada da uygulama amacından çıkarılmıştır. Bizim bilgimiz, birikimimiz ve örgütsel gücümüz, tüm bu hukuksuzluklarla mücadele etmeye yeter” şeklinde konuşarak yaşanan haksız ve hukuksuz uygulamalara dikkat çekerek, mücadele devam edileceğini vurguladı.