DEMİR ÇELİK İŞÇİSİ EMEĞİNİN KARŞILIĞINI ALMALI
Genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısında konuşan Çelik-İş Genel Başkanı Cengiz Gül, “Bu yılın ilk 7 ayında 8 milyar doların üzerindeki tutarla 10.6 milyon ton çelik ihracatı yapıldı. Ülkemiz ekonomisinin bel kemiğini oluşturan demir çelik işçilerimiz de yeni Türkiye yolunda emeğinin, alın terinin karşılığını fazlasıyla almalıdır” dedi.
Çelik-İş genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısı Ankara’da yapıldı. Başkanlar kuruluna Çelik-İş Genel Başkanı Cengiz Gül, genel merkez yönetimi ile ülkenin dört bir yanından gelen Çelik-İş şube başkanları ve şube yönetimleri katıldı. Toplantıda işçilerin mali, özlük ve sosyal hakları, iş kazaları masaya yatırıldı.
Başkanlar kurulunda konuşan Genel Başkan Cengiz Gül, ‘Gezilmedik işyeri, sorununu dinlemediğimiz işçi kalmayacak’ diyerek her fırsatta işçilerle buluştuklarını ve onların sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini belirtti. Türkiye işçi hareketine büyük bir hareketlilik getirdiklerini ifade eden Genel Başkan Gül, son iki yılda Çelik-İş’e 15 bin yeni üye kazandırarak metal iş kolunda metal işçilerin umudu olduklarını vurguladı.
AMACIMIZ İŞÇİLERİN EN İYİ HAKLARA SAHİP OLMASI
Sendika olarak işçilerin en iyi haklara sahip olması için mücadele ettiklerini vurgulayan Cengiz Gül, “Ülke genelinde toplam 12 milyon 287 bin 238 işçi kardeşimiz çalışıyor. Metal iş kolunda ise bir buçuk milyon işçimiz alın teri akıtıyor. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed (SAV) ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz’ buyuruyor. Bizim de sendika olarak önceliğimiz, metal işçilerimiz başta olmak üzere tüm işçilerimizin mali, özlük ve sosyal haklar konusunda en iyi şartlarda çalışması ve iş güvencesidir” dedi.
DEMİR ÇELİK İŞÇİSİ EMEĞİNİN KARŞILIĞINI ALMALI
Bu yılın ilk 7 ayında 8 milyar doların üzerindeki tutarla 10.6 milyon ton çelik ihracatı yapıldığına dikkat çeken Gül, Türkiye ihracatında en büyük paylardan birini demir çelik sektörü oluşturduğunu söyledi. Gül, “Hemen hemen her alanda kullanılan ve milyonlarca ton ihracatı yapılan çeliğin üzerinde İsdemir’deki, Karabük’teki kısacası ülkemiz genelindeki çelik işçilerimizin alın teri, emeği vardır. O halde, ülkemiz ekonomisinin bel kemiğini oluşturan demir çelik işçilerimiz de yeni Türkiye yolunda emeğinin, alın terinin karşılığını fazlasıyla almalıdır. Sendika olarak bizler bunun mücadelesini veriyoruz. Ancak bizim anlayışımızda kırma, dökme yoktur. Bizim mücadelemizde, rahmetli Metin Türker Ağabeyimizin 89 grevinde dediği gibi ‘Fabrikalarımızın bir cıvatasına zarar veren bizden değildir’ anlayışı vardır. Sendika, işçi ve işveren olarak uzlaşı vardır. Bizler hakkımız için dik duracağız ancak diklenmeyeceğiz” diye konuştu.
İŞ KAZALARI KADER OLARAK GÖSTERİLMEMELİ
Son zamanlarda artan iş kazalarına da değinen Gül, iş kazalarının ekonominin daha ileriye gitmesi için ter akıtan işçilerin çalışma şartlarının zorluğunu ve güvenilirliğinin eksikliğini ortaya koyduğunu kaydetti. Yaşanan yüzlerce kazaya sebep olan ihmallerin, artık kader olarak gösterilmemesi gerektiğinin altını çizen Gül, “Artık yüreklerin yanmaması, ocaklara ateş düşmemesi için, iş kazalarının önüne geçilmesi için gerekli önlem alınmalı, alınan önlemler devlet tarafından zamanında ve eksiksiz bir şekilde denetlenmelidir. İş sağlığı ve güvenliği, işverenler eliyle değil, tarafsız bir kurum tarafından yapılmalıdır. Cezalar ise kazaların bir daha yaşanmaması için caydırıcı olmalıdır” şeklinde konuştu.
Genel Başkan Cengiz Gül’ün konuşmasının ardından şube başkanlarının ve şube yönetim kurulu üyeleriyle görüş alışverişinde bulunuldu.