Sendikamız İskenderun Şubesi 7. Olağan Genel Kurulu İSDEMİR Konferans Salonu’nda tam bir beraberlik ve dostluk havasında gerçekleştirildi. Yapılan 132 delegenin kullandığı oy sonucunda sendikamız İskenderun Şube Başkanı Mehmet Demir olurken, Şube Sekterliğine Mehmet Güngör, Şube Mali Sekterliğine Murat Kayış, Şube Teşkilatlandırma Sekreterliğine Ender Keser, Şube Eğitim Sekterliğine ise Rıfat Alpboğan seçildiler. Yapılan seçimlerde Denetim Kurulu üyelikleri ise şu isimlerden oluştu; Veysel Yayla, Memik Yener, Mehmet Şahin. Şube Disiplin Kurulu üyeliklerine ise Ömer Faruk Ocakoğlu, Saffet Keskin ve İbrahim Sağır seçildiler.
İskenderun Şubesi 7. Olağan Genel Kurulu’na sendikamız yönetim kurulu tam kadro katıldılar. Delegelerin ve diğer bazı konukların katıldığı genel kurul tam bir olgunluk, dayanışma, birliktelik, sevgi ve saygı içinde geçti. Genel Kurulun açılış konuşması Şube Sekreteri Hacı Gönül tarafından yapıldı. Genel Kurulda; Divan Başkanlığına Yunus Değirmenci, divan üyeliklerine ise Muharrem Şahin, Recep Akyel, Adem Nacar ve Engin Üstünkent seçildiler. Divan Başkanı Yunus Değirmenci yaptığı açılış konuşmasında; “Böyle bir genel kurulu yönetmek onur duyuyorum. Genel Kurulun başarılı geçmesini temenni ediyorum. Çelik-İş büyümeye devam edecektir. Genel Başkan Gül ve tüm üyelere teşekkür ediyor, huzurlu ve mutlu yarınların sizleri beklediği müjdesini veriyoruz” diye konuştu.
Genel Başkan Gül, konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet edildi. Yoğun alkış, sevgi gösterileri ve ‘İşçi sendika el ele…’ sloganlarıyla kürsüye geldi. Salondaki tüm delegeleri ve konukları selamlayan Cengiz Gül şunları söyledi: “Hepiniz hoş geldiniz. Bu salona coşkunuzla, beraberliğinizle damga vurdunuz. Bu salondan İSDEMİR’in tüm ünitelerine selam gönderiyorum. Göreve geldiğimiz ilk günlerde Karabük’te Kardemir’in zorda olduğunu gördük. Karabük’te durum vahim ve acı idi. 5 Nisan kararlarıyla dönemin Başbakanı Çiller Kardemir’in kapatılmasını istemişti. O dönemde Çelik-İş Genel Başkanı olan Metin Türker ‘Karabük kapatılamaz, Karabük karartılamaz’ eylemi yapmıştı. Karabük sürücüleri yol ortasında kontak kapattı, esnaf kepenk kapattı ve tüm Türkiye’den Karabük’e destek geldi. Merhum Metin Türker, hükümetin yapamadığını yapmış ve Kardemir’in işçiler, iş dünyası ve Karabük halkıyla bütünleşerek özelleşmesini sağlamıştır. Ancak Karabük’te birileri araya nifak sokarak Karabük zaman içinde karıştırılmıştır. Karabük’te, 2.900 üye ile yetkiyi alırken, sarı sendika 800’de kaldı. Karabük’te bu sorunu aşıp, orada iş huzuru ve sosyal barışı sakladıktan sonra ülke genelinde hızla örgütlendik. THY, Habom, MMK ve diğer iş bazı yerlerinde hızla örgütlendik. MMK’da Karabük’teki oyunu oynamak istediler. 5 kişi için mahkeme süreci yaşandı. Sonunda 1.600 Çelik-İş’li üye ile yetkiyi MMK’da da aldık, sorunu, yine birlik ve beraberlikle aştık. Sarı sendika örgütsüz yerlere nedense gitmiyor. Örgütlü yerlere giderek birlik ve berberliği bozmaya çalışıyor, çünkü bunların görevi bu. Oysa biz Çelik-İş ve Hak-İş olarak %94’lük sendikasız kitleye yönelmeyi hedefledik. Sakarya’da Toyoto %80 oranında Çelik-İş dedi. Demokrasinin kesildiği yerleri ekmeğinde kesildiği yerlerdir. Bu nedenle demokrasiyi benimsiyor ve savunuyoruz.”
Genel Başkanımız Gül sözlerinin devamında ise sendika olarak baraj sorunlarının olmadığını net bir dille ifade edip, “Sarı Sendika Çelik-İş için bunlar 2018’de baraj altında kalacak diyor. Bizim kesin olarak baraj sorumuz yok kaldı ki bir sendikacı barajı savunur ve barajdan medet umar mı? İLO Sözleşmesi’ baraj olmasın diyor. Bunlar ise barajı savunuyor. Biz barajları savunmuyoruz aynı zamanda da barajlara takılmıyoruz. Şu an %2.5 oranındayız. Geçenlerde Tarsus’ta örgütlendik. Gökhan Özdemir adlı işçi kardeşimiz gitti bu işi Tarsus’ta başardı. Esasen bu örgütlenme işlerini İsdemir işçileriyle, sendika üyelerimizle ve top yekûn Hak-İş ve Çelik-İş Ailesi’yle gerçekleştiriyoruz. Bu genel kuruldan çıkacak sonuç Çelik-İş’in birliği olacaktır. Bizim en kötü halimiz bile sarı sendikadan iyidir. Pazartesi günü yeniden kolları sıvayıp, daha çok çalışmak durumundayız. Tebrik kabulü ile uzun uzun vakit kaybedecek durumda değiliz. Bugünün şube yönetiminde bulunan 4 arkadaşıma hizmetleri için teşekkür ediyor, onlara Allah razı olsun diyorum. Bu arkadaşlar yeniden seçilirler veya seçilemezler, ancak seçilmeseler de bile yeni seçilecek yönetime destek olacaklarını onları tanıdığım için çok iyi biliyorum be dördüne de kefil oluyorum. Burada, Metin Türker’i düşünün, Çelik-İş’in kurumsal kimliğini düşünün ve sağlıklı bir yönetim seçin. Tüm adaylara başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Genel Başkanımız Gül konuşması bittikten sonra, Çelik-İş Andını kürsüden okudu ve salondaki tüm üyeler, andı ayakta topluca yüksek sesle tekrarladılar.
Genel Başkanımız Gül’ün konuşması sonrası tüm adaylar grup grup sahneye geldiler ve eller havada beraberlik ve dayanışma görüntüsü verdiler. Daha sonra seçimlere geçildi. Sabaha karşı biten seçimler sonrasında, seçime giren tüm adaylar birbirlerini kutladılar ve birbirleriyle kucaklaşarak salondaki ilk coşku ve beraberliği genel kurul sonunda da aynen göstermesini bildiler. Coşku ve birliktelikle başlayan ve yine aynı duygularla biten genel kurulun sonunda Cengiz Gül bir teşekkür konuşması yaparak şu ifadeleri kullandı; “Genel Kurul öncesi ve genel kurul süresince gösterdiğiniz özveriye, kaynaşmanıza, dayanışmanıza ve çabalarınıza teşekkür ediyorum. Bundan sonra daha çok çalışmak zorundayız. Seçim sonuçları çelik işçisine, camiamıza, İSDEMİR’e ve yöremize hayırlı olsun.”